Ooyala firmasının her çeyrekte gerçekleştirmiş olduğu “Global Video Index” çalışması dünya ölçeğinde online video servislerinin nereye geldiğini ve yeni trendlerin bizleri önümüzdeki dönemde nereye götüreceğini resmetmesi adına oldukça heyecan verici.
Bu raporda öne çıkan bazı noktaları paylaşmamız gerekirse ilk sırayı mobil mecralar üzerinden video servislerine erişimin yükselişi alıyor diyebiliriz.
Grafikten de anlaşılacağı üzere mobil cihazlar üzerinden yapılan video tüketiminin tüm izleme deneyimi içindeki oranı %34’e ulaşmış durumda. Sadece 1 yıl önceye oranla bu rakam 2 katına, 2011 sonuna oranla ise 16 katına çıkmış gözüküyor. Geleceğin mobil dünyada olacağını söylememiz ve tüm operatörlerin özellikle ülkemizdeki 4G altyapısının da çok yakın vadede aktif olacağını öngörüp kendilerini buna uygun şekilde konumlandırmaları gerektiğini söylemekte fayda var.
Cihaz bazlı trendlere bakacak olursak da videonun süresi arttıkça izlenme mecralarının ciddi anlamda değiştiğini görebiliyoruz.
Online dünyada 10 dakika ve üzeri videolar genelde “long-form” olarak adlandırılırken, akıllı telefonların %54 oranla “short-form” diyeceğimiz video izlenimlerinin yapıldığı mecralar olduğunu görüyoruz. Genel olarak Connected TV diye adlandırabileceğimiz Smart TV’ler ya da bir şekilde (STB ya da herhangi bir cihaz yardımıyla) internete bağlanan TV setlerinde ise bu oranın beklendiği üzere %64 long-form yönünde olduğu açık. Burada şaşırtıcı sonuç ise tablet dünyasından geliyor diyebiliriz. Yaklaşık %70 long-form izlenim oranlarına ulaşan tabletlerin artık video izlemenin yeni adresi olduğunu söylemek çok da yanıltıcı olmayacaktır.
Elbette süreleri biraz daha arttırıp 60 dakikalar mertebesinde izleme verilerine baktığımızda Connected TV’lerin hala ön planda olduğunu söylememiz gerekiyor. Bu da canlı spor müsabakaları ya da uzun reality show’lar için hala salondaki büyük ekranlarımızı tercih ettiğimiz anlamına geliyor. Yine de özellikle Hollywood üretimi 10-60 dakika arası olan diziler, komedi şovları vs. için ise mobil dünya ciddi tüketim platformu olarak karşımıza çıkıyor.
Sonuç olarak sektörümüzün birkaç yıl öncesine kadar “TV izleme online mecraya kayacak mı?” tartışmaları yaptığı düşünülürse geldiğimiz noktada artık bu tartışmanın yersiz olduğu ve geleceğin online hatta mobilite ile bütünleşik bir online deneyim üzerine yoğunlaşacağını söylememiz çok da yanlış olmayacaktır.
