İnternet üzerinde korsan içerik konusunda her ay olduğu gibi şampiyonluğu kimseye bırakmayanlar popüler diziler oldu. 2013 yılındaki torrent rekorları kıran bitler, Game of Thrones, Breaking Bad gibi dünayaca takip edilen dizilerin finallerinin birleri ve sıfırlarıydı.

Günümüzde içerik korsanlığı ile ilgili birçok teori ortaya atılmakta. Uygun fiyata verilen içeriğin korsanlığı engelleyceğinden tutun da yasaların yeterince sıkı olmamasına kadar farklı teoriler iş dünyasında tartışılmaya devam ediyor.

Korsan içerik konusuna farklı bir pencereden bakacak olursak, yani konuyu yukarıdan izlemek yerine son tüketici olarak gözlemleyecek olursak aslında sizleri, bizleri korsan içeriğe iten faktör nedir? Fiyat kriteri bu konuda en başı çekmeyecektir. Şu anda video endüstrisi ne kadar gelişse de evdeki son tüketici,  izlemek istediği içeriğe türlü nedenlerden dolayı parasını vererek de olsa ulaşamayacak durumda.

Soru-1: Game of Thrones’un finalini Türkiye’de izlemek için ne kadar beklemek gerekiyor? Torrent’de bu dizinin bölümleri ne kadar sürede erişilebilir oluyor?

Soru-2: Paralı bir video platformundan erişilebilir de olsa, akşam bir film izlemenin keyfi öncesi sizi kaç click bekliyor? Tüketici bir film keyfi için kaç cihaz açıp kaç işlem ve onaydan geçmesi gerekiyor?

Soru-3: Televizyonu açtınız ve karşınızda en sevdiğiniz yönetmenin izlemediğiniz bir filmi çıktı. Bu filmi izlemeye karar verme ile izlemeye başlama arasında kaç saniye geçiyor? En iyi en büyük online video platformu Netflix’de aynı filmi bulup izlemeye başlamanız kaç dakikanızı alıyor?

Günümüzde herşeye her yerde ve istediği zaman erişmeye başlayan tüketiciler için aslında video içeriği korsanlığında paradan daha önemli faktörler bulunmakta. Kolaylıkla her işlemini yapabilen tüketiciler, sıra film izlemeye geldiğinde hangi platformda var, ne kadar, diğerinde HD var bu platformda SD var, ama diğeri 48 saat iken burada 24 saat süresi konulmuş, bu servise hangi kullanıcı adımı vermiştim gibi bir dizi soru içinde çok basit tabirle sıkılıyor. Video dağıtıcıları DRM, adaptive streaming, CRM entegrasyonu ve içerik lisanslama ile o kadar meşguller ki user experience, kullanıcının bir filmi izleme keyfi elinden alınıyor. Bu durumda tüketicinin alternatiflerine baktığımızda (1) içeriği yasal olarak kiralamak için harcadığı çaba ile (2) torrent ile indirme çabası arasında fark, cebinden para çıkarmaya değmeyecek hale geliyor.

Jack-Sparrow

Aynı zamanda tam da The Mentalist’de Red John’un kimliği açıklanacakken, ve daha da kötüsü Pazar akşamı tüm Amerika bunu öğrenip sosyal medya başta olmak üzere online mecraları spoilerlar ile dolduracakken acaba siz yasal mecralardan bunu öğrenmek için ne kadar bekleyeceksiniz? Günümüz tüketici sabırszılığı ile bu sorunun cevabı, birkaç saat olcaktır çünkü yayınlandıktan birkaç saat sonra milyonlarca kişi tarafından indirilip izlenmeye başlayacaktır bile. Kullanım kolaylığı ile içeriğe istenildiği zaman erişememe bir araya geldiğinde neden torrentlerin bu kadar popüler olduğunu görmemiz çok kolaylaşıyor.

Konuya ters açıdan bakacak olursak, size istediğiniz içeriği kolaylıkla sunup sizi Dimension mı iyi, LOL mu, altyazı senkronu 27fps mi 29fps mi diye düşündürmeyen bir servis olsa, verdiğiniz cüzi paraya ya da etrafta gösterilen reklamlara kullanıcı ne kadar önem verecektir?

Önceki yazılarımızda değindiğimiz gibi, müzik endüstrisinin yaşadığı paradigm shift video endüstrisinde yaşanmaya başlandı. Müzik endüstrisi bunu Spotify gibi, Deezr gibi servislerle kullanıcıya kolaylık sağlayarak aştı. Tüketici davranışlarındaki müzik dinleme alışkanlığını modernleştiren bu servislerin video endüstrisindeki karşılıkları, bir başka deyişle video endüstrisinin bir sonraki adımı ne olacak? Ne yazık ki şu anda ne Türkiye’de ne dünyada bu tarz bir ürün/hizmet gözümüze çarpıyor ve bu yüzden tüketiciler Dimension mı LOL mu ikileminde kalmaya devam edecekler. Long live VLC.

Share.

About Author

1 Yorum

  1. Yazınızı çok beğendim. Şu günlerde dizimag ın kapanması biz dizi hastalarını çok üzdü. Yeni yayınlanmış bir diziyi neredeyse aynı anda sitelerine ekliyorlar mobilden PC sen akıllı TV lerden altyazılı 720 p olarak seyredebiliyorduk.
    Yeni eski bütün dizileri hatta türkiyeye hiç gelmemiş ve gelmeyecek dizilere ulaşabiliyorduk.
    Benim sıkıntım para vermek değil. Paralı olsun ama karşılığında hizmet alalım. Mevcut paralı sitelere bakıyorum dizimag ın verdiği hizmetin yüzde biri bile değil. Digiturk dünya para alıyor verdiği hizmet ortada. Digiturkplay den lig TV seyrediyorum görüntü çamur gibi. Geniş ekrana aktarınca maç seyredilmiyor. Sadece maçlar için yıllık 350 TL verdim. Aldığım hizmet sıfır. İnanın kaçak seyretsem daha kaliteli.