Doktora eğitimim süresince çalıştığım hocalarımdan bir tanesinin meşhur bir söylemi vardı: “Let the data talk” yani bırakalım veriler/rakamlar konuşsun. Bugünkü yazımızda da geçtiğimiz gün açıklanan ve dünyanın en büyük OTT TV oyuncusu olan Netflix’in 2014 son çeyrek verileri ile birlikte şirket CEO’su Reed Hastings ve CFO David Wells’in hissedarlarına yazdıkları açıklama mektubu üzerinde durmak istedik.

netflix-movies-expiring-jan-2014

Mektubun en önemli ve stratejik çıktılarından bir tanesi Netflix’in uluslararası büyüme politikalarının iyi gittiği ve önümüzdeki 2 yıl süresince karlı olarak işletmelerini sürdürmeye devam edecek şekilde global büyüme stratejilerini tamamlayacakları yönünde verilen bilgi. 2017 yılından sonra da bu alanda ciddi gelir ve karlılık beklentilerine sahip durumdalar. Görüleceği üzere bu oldukça iddialı bir yaklaşım. Hali hazırda 50 ülkede servisi bulunan Netflix’in önümüzdeki 2 yıl içinde tüm dünyayı (hedefleri yaklaşık 200 ülke) kapsayacak yapıya geçeceklerini açıklaması sektör açısından oldukça heyecan verici ve rekabet anlamında da geleneksel operatörlerin şapkalarını önüne koyup ciddi hamleler yapmalarını gerektirecektir.

Burada elbette Netflix’in kendi büyümesinde itici güçleri olan ve inanılmaz boyutlarda büyüyen internet penetrasyonu, mobil dünya ve akıllı TV üreticilerine de teşekkür etmesi gerektiği aşikar.

Tekrar rakamlara dönecek olursak 2014 son çeyrek verileri bize Netflix gerçeği ya da büyüklüğü hakkında önemli bilgiler veriyor. Toplamda 57.4 Milyon kullanıcı ve 2014 yılı içinde 13 Milyon yeni müşteri adedi oldukça ciddi rakamlar. 57.4 Milyonun kırılımına baktığımızda 39.1 Milyonunun ABD, geriye kalan 18.3 Milyonunun ise uluslararası pazarlar olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki çeyrek hedefi ise toplamda 61.4 Milyon müşteriye servis veriyor olmak.

İşin biraz da gelir tarafına bakacak olursak son çeyrekte Netflix’in 1.48 Milyar USD’lik ciro yakaladığını göreceğiz. Sadece aylık 8-10 dolarlar mertebesinde sVOD servisi sunan ve genellikle de arşiv içeriklerine sahip bir firma için bu rakamın ne kadar önemli bir değer olduğu ise çok net diye düşünüyoruz. Aynı rakamın geçen sene son çeyrekte 1.18 Milyar USD olduğu ise yine elimizdeki verilerin bir diğeri.

Son dönemde yapılan yatırım artışları ise Netflix’in karlılığına yansımış gözüküyor. Şirket EBITDA’sının bir önceki yıl 82 Milyon USD olduğunu bu yıl ise 65 Milyon USD’ye gerilediğini görüyoruz. Net kar ise 48 Milyon USD’den 38 Milyon USD’ye düşmüş durumda.

Sonuç olarak Netflix’in global büyümesinde özellikle sürdürülebilir karlılığa atıf yapan şirket CEO ve CFO’sunun elbetteki ajandalarının en üst sırasında bu rakamları daha da yukarılara çekmek olduğu nettir. Ülkemizin online medya sektörü oyuncularına ise Netflix örneğinden çıkarılması gereken en önemli dersin Leonarda Da Vinci’nin meşhur söylemi “Simplicity is the ultimate sophistication” yani basitlik  ulaşılabilecek en uç kapsamlılıktır sözünde olduğunu düşünüyoruz. Sektörümüz pazarlama guruları ve stratejistlerinin aklından çıkarmaması gereken nokta ürünlerini süslemek adına attıkları adımların servisleri ileri götürmekten ziyade sadece anlatmak istedikleri şeyin üstünü örtmüş olduklarıdır.

Share.

About Author

Comments are closed.