Netflix’in DVD ve VoD satışlarını ayırarak yaptığı hatayı Coca Cola’nın formülünü değiştirip yeni bir tat yakalamak adına yaptığı hataya çok benzetiyorum. Bu hata sonucunda ilk kez Pepsi satışlarda Coca Cola’yı geçmiş büyük bir başarıya imza atmıştı. Günümüz internet rekabetinde bu iş sadece satışların geçmesi ile bitmiyor şirketi iflasın eşiğine bile getirebiliyor.
Netflix’in çok sert bir rakibi olmaması ve geri dönüş stratejisini çok iyi yapan Netflix bu kötü durumu tersine çevirmiş gözüküyor. Bu geri dönüşü gösteren en önemli verilerden birini şirketin CEO’su Reed Hastings’den geldi. Hastings’in bilgisine Netflix kullanıcıları Haziran ayından 1 milyar saatten fazla video izlediklerini söyledi. Bu rakm ABD’li kullanıcıların bir ay boyunca günde ortalama 80 dakika video izledikleri anlamına geliyor ki bu da ABD’de geleneksel kablolu yayın servisinden daha popüler olduğunu ortaya koyuyor.
Öte yandan Netflix Dünya’da ki varlığını da geliştiriyor. Henüz İngiltere pazarına yeni giren Netflix, yüksek frekanslı reklamlar ve direkt posta ile kullanıcı kazanmaya çalışan şirket girişinin 6. ayında önce 1 milyon abone yapmış ve rakibi Amazon’un Lovefilm’ine büyük bir tehdit oluşturmaya başlamıştı. Bu kullanıcı sayısına erişebilmek için her ne kadar büyük yatırım yapmış olsalarda İngiltere ve İrlandandan ayda £5.99 ödeyen 1 milyon abone aylık £5,990,000 ve yıllık £71,880,000 ciro yapmasını sağlıyor ve bu rakam gün geçtikçe artıyor.
Tabii Netflix sadece Birleşik Krallıkla sınırlı kalmak istemiyor son yapılan açıklamalara göre Batı Avurpaya da açılmak için bazı planları var ve hatta verdikleri iş ilanına bakılırsa Türkiye dahil diğer pazarlara da açılmayı hedefliyorlar.
800’den fazla Cihaza* Netflix servisini sağlayan şirketin bu agresif büyüme planı çok şaşırtıcı gelmiyor, satın aldıkları içeriği karlı hale getirebilmek için açılabildikleri kadar yere açılacaklardır. Türkiye’ye de faaliyet gösterecek olması ülkemizdeki içerik sağlayıcılarına bir hayli fırsat doğuracaktır.
